Boehringer Ingelheim’dan Köpeklerin Her Yaş Döneminde Sağlık ve Mutlulukları İçin Bilgilendirme: “İnsanlar gibi köpeklerin de ihtiyaçları yaşlarına göre değişiyor”

Boehringer Ingelheim Türkiye, köpek sahiplerine, patili dostlarının her yaş döneminde sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürmeleri için önemli bilgiler aktardı. Bu kapsamda Boehringer Ingelheim Türkiye, 26 Ağustos Dünya Köpekler Günü’nde köpeklerin yaşam döngüsündeki farklı ihtiyaçlarını ortaya koyan bir kılavuz yayınladı. 

Hayvan sağlığında hastalıkların tespit edilmesi, önlenmesi ve tedavisi için birinci sınıf yenilikler üzerine faaliyetlerini sürdüren Boehringer Ingelheim Türkiye, 26 Ağustos Dünya Köpekler Günü vesilesiyle köpeklerin yaşam evrelerindeki farklı ihtiyaçları ortaya koyarak, onların her yaşta mutlu ve sağlıklı bir yaşam sürmeleri için önemli bilgiler içeren bir kılavuz yayınladı. 

Köpeklerin yaşlarına göre ihtiyaçlarını anlamak için veteriner hekim kontrolleri önem taşıyor 

Boehringer Ingelheim Türkiye, köpek sahipleri için hazırladığı kılavuzda bir köpeğin yaşam serüveninin sadece yaş aldığı yıllarla sınırlı olmadığını, farklı ırkların farklı hızlarda yaşlandığını ve köpeğin boyutunun da bu süreci etkileyen önemli bir faktör olduğunu vurguluyor. Genel olarak, köpekler yaşamları boyunca yavruluk, yetişkinlik ve yaşlılık olmak üzere üç ana evreden geçiyor. Bu evreler arasında geçişin ne zaman gerçekleştiği ise köpeğin ırkı ve boyutuna bağlı olarak değişiyor. Bir köpeğin sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürmesini etkileyen birçok faktör bulunuyor. Bununla birlikte, insanlar gibi her köpek de benzersiz ve yaşlandıkça ihtiyaçları farklılaşıyor. Boehringer Ingelheim Türkiye, köpek ebeveynlerinin patili dostlarına en iyi şekilde nasıl bakmaları gerektiğini öğrenmeleri için düzenli olarak veteriner hekimlerine danışmaları gerektiğini hatırlatıyor.

Kılavuzda ayrıca köpek sahiplerinin, patili dostlarının her yaşam aşamasında sağlıklı ve mutlu olmalarını sağlamak için çeşitli önlemler alabileceği vurgulanıyor. Düzenli veteriner ziyaretleriyle hastalıkların önüne geçmek, köpeğin dengeli beslenmesini sağlamak, fiziksel ve zihinsel olarak dinç kalmasına yardımcı olmak ve ona daima sevgi göstermek köpeklerin uzun, sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerine katkıda bulunuyor.

Aşılar, yavru köpeklerin bağışıklık sistemini güçlendiriyor 

Küçük ve orta büyüklükteki köpekler, yedi aylık olana kadar yavru sayılırken, büyük ırklar genellikle bir yaşında yetişkinliğe adım atıyor. Köpekler için hayatlarının henüz başlarında sağlıklı bir başlangıç yapmak büyük önem taşıyor. Bu nedenle, köpek ebeveynlerinin mümkün olan en kısa sürede bir veteriner hekime danışmaları öneriliyor. 

Boehringer Ingelheim Türkiye, özellikle üzerinde durulması gereken konulardan birinin aşılama olduğunu vurguluyor. Aşılar, yavru köpeklerin bağışıklık sistemini güçlendirirken, onları bulaşıcı hastalıklardan koruma konusunda önemli bir rol oynuyor. Kalp kurdu gibi ciddi hastalıkları önlemenin yanı sıra, pire, kene ve akarları ev ortamından uzak tutmaya yardımcı olan parazit kontrolü de aşılama kadar önem taşıyor.  

Yavru köpeklerin doğası gereği meraklı olduğunu ve çevrelerini keşfetmeyi sevdiklerini unutmamak gerekiyor. Bu nedenle, yavru köpekleri eğitmek, sosyalleşme becerilerini geliştirmeleri açısından kritik bir adım olarak öne çıkıyor. Sık sık hareket etmek ve oyun oynamak, yavru köpeklerin hem beyin hem de vücut gelişimine katkı sağlarken, aynı zamanda aradaki bağı güçlendirmek için keyifli bir fırsat sunuyor. Ayrıca, bu dönemde köpeklerin sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlamak için ideal mamaların seçilmesi ve diş ile diş eti bakımına alıştırma konusunda veterinerden öneriler almak da önem taşıyor. 

Yetişkin köpeklerin dinamik bir yaşam sürmelerini sağlamak önemli

Küçük köpekler yedi aydan on bir yıla kadar yetişkin kabul edilirken, orta boy köpekler yedi aydan sekiz yıla kadar, büyük köpekler bir ile sekiz yaş arası ve çok büyük köpekler ise bir ile altı yaş arası yetişkin olarak sınıflandırılıyor. Düzenli veteriner kontrolleri, köpeklerin büyüme ve ağırlığını izlemeye yardımcı olurken, kronik hastalıklar, eklem rahatsızlıkları ve artritin erken belirtilerinin tespit edilmesini kolaylaştırıyor. Ayrıca, aşıların hatırlatma dozları, köpeklerin güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmasını ve çeşitli hastalıklardan korunmasını sağlıyor. Yetişkin köpeklerin pire, kene, akar ve solucan gibi dış ve iç parazitlerden korunması da büyük önem taşıyor; çünkü bazı parazitler hem köpeklere zarar veriyor hem de insan sağlığını etkileyebiliyor.

Köpeklerin dengeli beslenmesi, düzenli egzersiz yaparak ve oyun oynayarak aktif kalması, onların fiziksel ve zihinsel sağlığı üzerinde uzun vadeli olumlu etkiler yaratıyor. Yetişkin köpeklerin rutini sevdiği bilindiği için her gün aynı saatlerde beslenmeleri, eğitilmeleri ve oyun oynamaları sağlıkları bakımından fayda sağlıyor. Bu rutine, köpeklerin diş ve diş eti bakımını da eklemek gerekiyor. Üç yaşından büyük köpeklerin %80’inden fazlasında plak, tartar, diş eti iltihabı ve diş ağrısı gibi periodontal hastalıkların görüldüğü belirtiliyor. Bu tür rahatsızlıklar, yalnızca ağrıya neden olmakla kalmıyor, aynı zamanda davranış değişikliklerine de yol açabiliyor. Ancak doğru bakımla, birçok köpek sahibinin başlıca şikayetlerinden biri olan ağız kokusu gibi sorunlar önlenebiliyor. 

Yaşlı köpekler için ekstra bakım ve ilgi gerekebiliyor

Köpekler yaşamlarının son aşaması olan yaşlılık dönemine girdiklerinde, onların sağlığına daha fazla özen gösterilmesi gerekiyor. Küçük köpekler on bir yaşından, orta ve büyük köpekler sekiz yaşından, çok büyük köpekler ise altı yaşından itibaren yaşlı olarak kabul ediliyor. Bu dönemde düzenli veteriner kontrolleri, yaşa bağlı kronik hastalıkların erken tespiti açısından daha da büyük bir önem taşıyor. 

Aşılama, köpeklerin ileri yaşlarında karşılaşabilecekleri hastalıkları önlemede hayati bir rol oynamaya devam ediyor. Yaşlı köpekler genellikle daha fazla dinlenmeyi tercih ediyor ve daha yavaş bir tempo sergiliyor. Ancak, bu dönemde de hareketli kalmaları büyük önem taşıyor. Köpeklerin kendine özgü gereksinimlerine uygun dengeli beslenme ve yeterli hareketle, sağlıklarının korunabileceği ve yaşam kalitelerinin artırılabileceği belirtiliyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı